Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Nöroloji Ana Bilim Dalı’nda Parkinson hastaları uygulanan Apomorfin ve Duodopa tedavisi ile şifa buluyor.

Parkinson hastalığının ileri evresinde de yeni metotlarla başarılı sonuçlar alındığını kaydeden Dr.Özgül Ocak hastalığın nedenlerini ve mevcut tedavi yöntemlerini anlattı. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Hastanesi Nöroloji Polikliniği’nde her Pazartesi hastalara hizmet verildiğini söyleyen Ocak, tedavi ile Parkinson hastalarının günlük yaşam aktivitelerinin iyileştirmesi amaçlandığını ifade ederek, tedavinin  Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından da   karşılandığını belirtti.

1) Parkinson Hastalığı bulguları nelerdir?
Parkinson hastalığı (PH)  klinik  bulguları  hareketlerde  yavaşlama (bradikinezi),  hareketlerin olmaması (akinezi),  titreme (tremor), postüral anormallikler ve harekete karşı ortaya çıkan artmış kas tonusü (rijidite) ile karakterizedir.

2) Parkinson  hastalığı  neden olmaktadır ?
Parkinson hastalığı (PH), beyindeki esas olarak dopamin eksikliğinin sonucu oluşmaktadır. Bu hastalık ilerleyici bir hastalıktır ve günümüzde uygulanan tedaviler hastalığın sadece semptomlarını düzeltmeye yöneliktirler.

3 ) Parkinson  hastalığında  yukarıda belirttiğiniz klinik bulgular dışında başka şikayetlerde gözlenir mi?
Parkinson hastalarında; uyku bozuklukları, kabızlık, depresyon, ağrı, tükürük salgısı artışı, unutkanlık, huzursuz bacak sendromu, aşırı terleme, cinsel işlev bozukluğu, idrar kaçırma, ortostatik (Postural) hipotansiyon vb... şikayetler olabilir.

4 ) Parkinson hastalarında genetik geçiş var mıdır?
Bazı parkinson hastalarında ailesel geçiş saptanmıştır ve hastanemiz genetik bölümünde de gerekli görülen hastalara bu genler çalışılmaktadır.

5 ) Parkinson hastalarında ne tür tedaviler yapılmaktadır?
Bugün için hastalığın ilerlemesini durduran her hangi bir tedavi yoktur. Kullandığımız ilaçlar semptomlara   etkilidir. Bugün halen PH tedavisinde en etkili ve altın standart kabul edilen ilaç levodopa’dır.  Dopamin agonistleri (dopamin benzeri etkili ilaçlar) ise parkinson tedavisinde levodopa’dan sonraki en güçlü ilaçlardır. Beyinde dopamin yıkımını engelleyen ilaçlar ve levodopa’nın beyine geçmeden önce periferde yıkımını önleyen  ilaçlar ise diğer seçenekler arasındadır.

6 ) İleri evre Parkinson hastalarına yönelik hastanenizde mevcut tedaviler nelerdir?
Parkinson hastalığında (PH) erken ve orta dönemde dopaminerjik tedavi ile  yanıt sağlanırken, bu yanıt ileri evrede kaybolur. İleri evre Parkinson hastaları yeterli doz ve sürede  ilaç tedavisi almalarına rağmen  motor  dalgalanmaların  görüldüğü, hareketlerinde ileri derecede yavaşlamanın olduğu, hastanın katılaştığı  ve diskinezi olarak adlandırdığımız  istemsiz hareketlerin olduğu hastalardır . Bu hastaların semptomları kontrol altına alınamadığından  dolayı  yaşam kalitesi  belirgin olarak bozulmakta ve ne yazık ki   hastaların  bir kısmı  başkalarına bağımlı olmaktadır.  İleri Evre Parkinson Hastalığı’nın tedavisinde uygulanan seçenekler oldukça sınırlı olup beyin pili, apomorfin enjeksiyon pompası, duodopa (Levodopa/Karbidopa)  intestinal  jel tedavileri bu hastalara uygulanabilmektedir.

ÇOMÜ’de  artık ileri evre Parkinson hastaları bu tedavi hizmetlerinden yararlanabiliyorlar değil mi?
Duodopa, özel bir pompa vasıtası ile sürekli ve sabit hızda dopamin uyarısı sağlayan, ince bağırsaktan infüzyon şeklinde uygulanan ve levodopa / karbidopa içeren bir jeldir.  Hastalara PEG-J denilen kalıcı perkütan endoskopik gastrojejunostomi sistemi ile bir bağırsak tüpü takılmakta ve tüpün dışarıda kalan ucuna ise duodopa pompası  bağlanmaktadır. Bu pompa vasıtası ile ince bağırsağa gün boyunca Levadopa/Karbidopa jeli uygulanmaktadır. Bu jeller plastik kasetler şeklinde kullanıma sunulmuştur ve kasetler  yaklaşık bir günlük (yaklaşık 16 saatlik) kullanım için hazırlanmıştır. Kasetlerin içindeki Levodopa / Karbidopa içeren  özel bir formül olarak hazırlanmış jel, duodopa pompası adı verilen ve  programlanabilir bir pompa vasıtası ile doğrudan ince bağırsağın  jejunum adlı parçasına sürekli infüzyon şeklinde uygulanmaktadır. Böylece, levodopa’nın en iyi emilim yeri olan jejunuma doğrudan uygulanarak, hızla beyne ulaşmasına ve beyinde dopamine dönüşerek etkinlik göstermesine olanak sağlamaktadır. Uygun görülen hastalarda ilaç dozları her hastaya özel olarak hesaplanıp hazırlanır  ve duodopa pompasının önceden programlanabilir olması, her hastanın ihtiyacına göre günlük levodopa dozunun bireyselleştirilmesine  ve gerektiğinde hastanın gereksinimine göre tedavi dozunun yeniden ayarlanabilmesini olanak sağlar. Böylece hastanın günlük levodopa ihtiyacı sürekli ve sabit dozlar halinde uygulanarak, ilacın kan düzeyindeki dalgalanmalar minimale indirgenmekte ve bu sayede istenmeyen etkiler de anlamlı ölçüde azalmaktadır. Apomorfin parkinson hastalığının tedavisinde kullanılan  ve beyin hücreleri üzerinde dopamin  benzeri etki gösteren (agonist)  bir ilaçtır. Dopamin benzeri etkisi en güçlü olan ilaç  apomorfindir. Uygulama  şekli ağız yoluyla değil, cilt altı enjeksiyonu yoluyla olmaktadır ve 10-20 dakika gibi hızlı bir sürede etkisi başlamaktadır. Cilt altına yerleştirilen küçük bir iğne ile belli doz ve sürelerde pompa yoluyla ile uygulanmaktadır ve bu işlem yapılırken herhangi bir  anestezi ve ameliyat ortamı gerekmemektedir. Tedavi  istenildiği zaman kolaylıkla sonlandırılabilmektedir. Bu tedaviler SGK tarafından   karşılanmaktadır ve tedavi sonrası takip işlemleri deneyimli ekibimiz tarafından devam ettirilmektedir.

Bize zaman ayırdığınız için teşekkürler.
Biz teşekkür ederiz, başarılar dileriz.

Mine Tarım