Arıburnu Cephesi’nde 104 yıllık adım
Gelibolu Yarımadası Tarihi Alan Başkanlığı, tarihi alanı geliştirerek bir açık hava müzesine dönüştürmek; aynı zamanda koruyarak ve geliştirerek gelecek kuşaklara en iyi şekilde aktarmak, bunu yaparken de tarihi dokuyu gün yüzüne çıkartmak düşüncesiyle projelerine ara vermeden devam ediyor.
Bu kapsamda, 1915’ten günümüze kalan ve dünyanın en iyi korunmuş savaş alanında olan “Arıburnu Cephesi Yürüyüş Güzergahı” tematik tur rotası için çalışmalar son aşamasına ulaştı. En kısa sürede ilk adımların atılacağı güzergah üzerinde, tarih ve destan yazılan coğrafyanın yaşayanı yarım adalı kadınlar nakış işler gibi yürüyüş güzergahı üzerinde adım adım yürüyerek bitki örtüsü konusunda çalışmalara destek oldu. Toplamda yaklaşık 7 kilometrelik bir yürüyüş parkuru olarak ve yine yaklaşık 6,5-7,5 saatlik yürüyüş süresine sahip olan “Arıburnu Cephesi Yürüyüş Güzergahı” bugüne kadar ilgili pek çok arşivden tespit edilmiş, belgelenmiş bilgiler ışığında muhtelif fotoğraflar, harita ve krokiler içeren bilgi ve yönlendirme tabelalarıyla ziyaretçilerini karşılayacak.
“MUHAREBE ALANLARINI DAHA ÇOK İÇSELLEŞTİRECEĞİZ”
Gelibolu Yarımadası Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Ziyaretçilerin ve araştırmacıların muharebe alanlarını yakın perspektiften ve mevkilerden görmelerini; yapacakları ziyaretleri daha çok içselleştirmelerini sağlamak hedefiyle planlanan yürüyüş güzergahı projesi uygulamaya geçmiştir. Atalarımızın karış, karış savundukları toprakları adım, adım yürümek ilkesinden hareketle muharebe alanındaki tarihi izlerin yürüyerek deneyimlenmesi amacıyla Tarihi Alan sınırları dahilinde bulunan Arıburnu sektöründe tematik tur rotası için çalışmalar son aşamasına ulaşmıştır” dedi.
“UNUTULMAZ BİR DENEYİM ROTASI OLUŞTURULMUŞTUR”
Alan Başkanı Kaşdemir, güzergah içerisinde ziyaretçilerin yürüyebilmelerine engel teşkil edecek nitelikte çok dik, eğimli ve engebeli bölgelerde, güvenli ve konforlu bir yürüyüşün sağlanabilmesi için doğaya ve tarihin izlerine minimum dokunulması yönünde çok büyük özen gösterildiğini de ifade ederek, “Silüeti bozmayacak nitelikte tamamen doğal ahşap malzemeler kullanılmak suretiyle basamaklama ve kot düzenleme çalışmaları, dere yataklarında ise ahşap geçiş platformu çalışmaları, riskli bölgelerde korkuluk ve uyarı levhaları çalışmaları da yapılmış olup unutulmaz bir deneyim rotası oluşturulmuştur.Güzergâh boyunca takip edilecek patikada, geçilecek siperlerde, ve muhtelif noktalarda yer alan seyir ve anlatım noktalarında daha rahat ve güvenli hareket edebilmesi için en fazla 15 kişilik gruplar halinde gezilmesi önemlidir” dedi.
Dilek Akşen
