Çanakkale Savaşları’nın 100. yıldönümünden bu yana, ziyaretçiler açısından tehdit oluşturmaması adına, insiyatif kullanarak,150 sokak köpeğinin barınmasını sağlayan Gelibolu Yarımadası Tarihi Alan Başkanlığı, Topzeytinlik Mevkii’nde bulunan bu barınağın tellerini söktü ve artık barınma desteği sağlamayacağını ifade etti.

Eceabat Sokak Hayvanlarını Koruma ve Yaşatma Derneği Başkanı Nejla Varol,  Alan Başkanlığı’nın 29 Ekim’den bu yana sadece mama desteği sağladığını, 25 Kasım itibari ile de tellerin sökülerek hayvanların başıboş bırakıldığını ifade ederek, “Alan Başkanlığı dört yıldır bu köpekleri hiç aç bırakmadı. Ekim ayı içerisinde bir gün tüm kapıların açık olduğunu gördüm. Aralarında kronik uyuz hastalığı olan 6 köpekle bir görme engelli ve bir de üç bacaklı köpek kayıp. Sadece 120 köpek alanda kalmıştı. Kulübelerin önünde enjektör bulduk.  Bu hayvanlar nerede?  İki gözü de görmeyen bir köpek nereye kadar gidebilir? Üç bacaklı bir köpek nereye kadar uzaklaşabilir? Alan Başkanlığı barınağın tellerini söktü ve artık barınma desteği sağlamayacağını ifade etti. Tarihi Yarımadanın dağını taşını koruyanlar, sokak canlarını neden görmüyor. Kayıp otuz can nerede? Kalan 120 köpek nereye dağılacak? “şeklinde veryansın etti.

Gelibolu Yarımadası Tarihi Alan Başkanlığı, Çanakkale Savaşları’nın 100. yıldönümünden bu yana, insiyatif kullanarak, Eceabat Sokak Hayvanlarını Koruma ve Yaşatma Derneği ile birlikte, koruma ve barındırma görevi olmadığı halde,  yarımadaya gelen ziyaretçiler adına tehdit oluşturmaması sebebi ile 150 sokak köpeğinin bakım ve beslenmesini üstleniyordu. Tellerle örülü geniş ağaçlık arazilerde bakımı yapılan bu hayvanlara Alan Başkanlığı tarafından mama desteği de sağlanıyordu.
Eceabat’ta, 150 sokak köpeğinin barınması sağlansa da, 1300 sokak köpeğinin bulunması hem ilçe sakinlerini hem de bakım ve tedavilerinin zorlaşmasından dolayı hayvan severleri tedirgin ediyordu. Yaz aylarında yeniden gündeme gelen bu konu hakkında, Eceabat ve çevresinde sokak köpekleri sayısında bir artış yaşanınca barınaktaki hayvanların ilçe merkezine salınıp salınmadığı merak konusu olmuştu.

Üstelik Eceabat Belediyesi, bütçe sıkıntısı nedeni ile ilçe merkezindeki hayvanlarım kısırlaştırılması konusunda da adım atamayınca, birçok hayvan, gönüllüler, Eceabat Sokak Hayvanlarını Koruma ve Yaşatma Derneği ve Almanya’da faaliyet gösteren Tierlnsel Umut Evi iş birliği ile kısırlaştırma işlemini de yaptı.
Ece Hayder Başkanı Nejla Varol, Gelibolu Yarımadası Tarihi Alan Başkanlığı’nın artık mama ve barınma desteğini çektiğini,  sokak köpeklerinin barındırıldığı alandaki tellerin söküldüğünü ifade etti. 

Sokak hayvanları için her zaman mücadele içerisinde olacaklarını ifade eden hayvan sever Varol, süreci adım adım anlatarak kronik uyuz hastalığı olan 6 köpekle bir görme engelli ve bir de üç bacaklı köpeğin kayıp olduğunu, kulübelerin önünde enjektör bulduklarını, hayvanların itlaf edilmiş olabileceğini iddia etti.

“BU HAYVANLAR SADECE 100. YILDA MI ZİYARETÇİLER İÇİN TEHDİT TEŞKİL EDİYORDU?”
Eceabat Sokak Hayvanlarını Koruma ve Yaşatma Derneği Varol, “Alan Başkanlığı barınaktaki hayvanlara sadece mama desteği veriyordu. Hayvanların arasında hasta olanlar da var. Alan Başkanlığı elbette ki sokak hayvanlarını korumakla yükümlü değil. Çanakkale Savaşları’nın 100. yılında Alan Başkanlığı, ziyaretçiler sokak hayvanlarından şikâyetçi oluyor diye, tüm hayvanları bir kontrol altına aldı ve bakım evi oluşturalım, örnek bir barınak yapalım, veteriner hekim hizmeti alalım diyerek sözlü bir umut verdi. Biz gelecekte hayvanların mutlu olacağı inancı ile bu toplamaya karşı çıkmadık.  Hayvanların orada geniş ve huzurlu bir alanları vardı. Artık barınma hizmeti veremeyeceklerini, bunun yönetmeliklerinde yer almadığını ifade ettiler.  Bu hayvanlar sadece 100. yılda mı ziyaretçiler için tehdit teşkil ediyordu”  dedi.

“GÖRME ENGELLİ VE ÜÇ BACAKLI İKİ KÖPEK NEREYE KADAR GİDEBİLİR Kİ?”
Sürecin nasıl geliştiğini aktaran Varol, “ 29 Ekim 2019 sabahı bana bir telefon geldi ve törenler nedeni ile barınak görevlisinin başka bir noktada görevlendirildiğini, bir hafta kadar hayvanların bakımını üstlenmemiz gerektiği ifade edildi.  Alan Başkanlığı son dört senedir hayvanları hiçbir zaman aç bırakmadı. Biz tabi ki bakımı üstlenmeyi kabul ettik. Hiç mamamız yoktu. Alan Başkanlığı bana o gün artık hayvanların bakımını üstlenmeyeceğini bildirdi. Buna ayırabilecek bir bütçeleri olmadığını, bu görevin belediyede olduğunu tekrar ifade ettiler. Ben de onlara 4 sene önce sözlü vaatler ile ziyaretçiler için tehdit oluşturmasın diye hayvanları bu alana kendilerinin topladığını hatırlattım. Hayvanları toplarken kimseye sormadılar. Gelibolu Yarımadası tarihi alandır. Bu alanın ağacı, ziyaretçisi, taşı, toprağı Alan Başkanlığı’nın sorumluluğunda ama sokak köpekleri değil. Ben bunu anlamıyorum.  Belediyenin sorumluluğu olduğunu ben de biliyorum ama bu hayvanları bir bölgeye toplayan belediye değil. 4 sene bakıp da sonunda bu canları sokağa atmak doğru değildir. Yönetmeliklerine sığındılar.  Törenlerin olduğu gün Başkanlık bize mama desteği sağladı. Bir gün gidip bu hayvanları besledim. 30 Ekim 2019 sabahı gittiğimde tüm kapıların açık olduğunu gördüm. Bütün hayvanlar araziye dağılmıştı. Topladığım köpekleri tekrar yerlerine yerleştirdim. Bu köpeklerin arasında kronik uyuz hastası 6 köpek, üç bacaklı bir engelli köpek ve bir de görme engelli köpek vardı. Bu hayvanlardan sadece iki kronik uyuz hastası köpek kalmıştı. Diğer tüm hasta hayvanlar kayıp.   Görme engelli köpeğimiz uzatma tasması ile birlikte yoktu. Kime ne sorabiliriz, kanıt yok, delil yok. 30 köpek şu anda kayıp, canlarını kaybettiler mi yaşıyorlar mı bilemiyorum. Bu hayvanlar bu alanı terk etmiş olamaz” dedi.

“KULÜBE ÖNÜNDE ÜSTÜNDE KÖPEK TÜYLERİ OLAN ÜFLEME İĞNESİ BULDUK”
31 Ekim Sabahı kulübe önünde üstünde köpek tüyleri olan üfleme iğnesi bulduklarını da anlatan Başkan Varol, “25 Kasım 2019 sabahına kadar mama desteği devam etti ve biz beslemeye, gönüllü olarak, isteyerek devam ettik. Bu hayvanlara sadece mama vermekle iş bitmiyor.  Aynı gün akşam beslemesi için tekrar gittiğimizde Alan Başkanlığı işçilerinin tellerini söktüğünü gördüm. İlk kapılar açıldığında bunu Alan Başkanlığı’nın yapmış olacağını düşünmemiştim. Çok büyük şaşkınlık yaşadım.  Telleri kaldırmak demek, bu hayvanların çevreye yayılması demek.  Kış geliyor, bu hayvanlar Eceabat’ın merkezine inmeye başladı. Bu hayvanlar ne olacak. Ayrıca kaybolan 30 canımız nerede, bunların içinde hasta hayvanlar var.  Alan Başkanlığı kayıp köpekler ile ilgili bilgisi olmadığını ama telleri kaldırdığını, artık barınma sağlayamayacağını ifade etti” dedi.

Dilek Akşen